Hamas ve İsrail arasında varılan karşılıklı esir takası mutabakatına göre 90 Filistinli çocuk ve kadın esir, işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan Ofer Askeri Cezaevinden gece saatlerinde serbest bırakılmıştı.
İsrail ile Hamas arasında varılan esir takası kapsamında serbest bırakılan Filistinli Rağad Amru, İsrail güçlerinin Filistinli kadınları serbest bırakmadan hemen önce saçlarından sürükleyerek darbettiğini söyledi.
Esir takasının ilk gününde İsrail’in serbest bıraktığı Filistinlilerden 23 yaşındaki Rağad Amru, Filistinli kadınların serbest bırakılmadan önce İsrail güçlerince maruz kaldıkları kötü muameleyi ve hapishane şartlarını anlattı.
Amru, serbest bırakıldıkları günün sabahı, İsrail hapishane müdürünün 14 gün boyunca hiç kimsenin serbest bırakılmayacağını söylediğini, öğleden sonra ise hapishane müdür yardımcısının gelerek kendilerine hakaretler ettiğini dile getirdi.
“DEMİR KAFESLİ OTOBÜSLERE BİNDİRİLEREK 4 SAAT BEKLETİLDİK”
Amru şunları söyledi:
“Öğle vaktinde hapishane müdür yardımcısı geldi, saldırgan ifadelerle ‘Beni bir daha denemeyin, herhangi bir şerî (tesettürlü) elbise giymeniz yasak’ dedi ve sonrasında darp, küfürler ve saatlerce süren sorgu başladı.”
Amru, İsrail’in Damon Hapishanesi’nden demir kafesli otobüslere bindirilerek 4 saat bekletildiklerini, ardından da Ofer Hapishanesi’ne götürüldüklerini aktardı.
Karışık duygular içindeki Filistinli kadınlar yaşadıklarını anlattı
“İSRAİLLİ GARDİYANLARIN FİLİSTİNLİ ESİRLERİ ÇIĞLIK ÇIĞLIĞA SAÇLARINDAN SÜRÜKLEDİĞİNİ GÖRDÜK”
“Otobüs, hapishaneden daha kötüydü. Klimaları soğuk çalıştırdılar. Ofer Hapishanesi’ne vardık, İsrailli gardiyanların Filistinli esirleri çığlık çığlığa saçlarından sürüklediğini gördük. Başımızı kaldırmamıza dahi müsaade etmediler.” diyen Amru, Ofer Hapishanesi’ne vardıklarında İsrail güçlerinin Filistinlileri otobüsten sürükleyerek çakıl taşlarla dolu bir alana fırlattığını söyledi.
“YARI ÇIPLAK VAZİYETTE DARBEDİLDİK”
Ofer Hapishanesi’nde yarı çıplak vaziyette darbedildiklerini ve hakarete uğradıklarını anlatan Amru, ardından yanlarına durumları çok kötü halde olan bir grup Filistinli çocuğun getirildiğini ifade etti.
Amru, “Bütün bu acılar halkımız ve Gazze uğruna yaşanıyor, Allah bunların ecrini bize yazsın.” dedi.
“SAÇIMIZDAN, BAŞÖRTÜMÜZDEN SÜRÜKLENDİK”
İsrail güçlerinin Filistinli esirlere muamelesi ile Filistinli direnişçilerin İsrailli esirlere tutumunu karşılaştıran Amru, “Filistinli direnişçiler İsrailli kadın esirlere hediyeler sunarken biz saçımızdan, başörtümüzden sürüklendik.” ifadelerini kullandı.
Amru, İsrail hapishanelerinde Filistinli kadınların şartlarının son derce kötü olduğuna dikkati çekerek, “(İsrail) hapishanelerinde iyi bir şeyin olması mümkün değil. Yemekler miktar ve kalite olarak çok kötü ve muamele şekli son derece kötü. Rabbim bizi zelil edeni zelil etsin!” dedi.
İsrail hapishanelerindeki kadınların çokluğu karşısında şaşkınlığa uğradığını dile getiren Amru, sözlerini şöyle tamamladı:
“Her gün denetimlere tabi tutuluyoruz ve her hafta bir baskın, baskı ve kötü koşullar…”
Basına konuşan Filistinli esirlerden biri
“HÜRRİYETİN BEDELİ ÇOK AĞIR OLDU”
Bu kişiler arasında yer alan, işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kenti yakınındaki Birzeit Üniversitesinde öğretim görevlisi 33 yaşındaki Şattara yaptığı açıklamada, hürriyet için ödenen bedel nedeniyle buruk bir sevinç yaşadıklarını ifade etti.
“Hürriyetin bedeli çok ağır oldu, Gazze halkı bunu canıyla ve evlerinin yıkılmasıyla ödedi. Ama biz bu bedelleri ödemeye hazır bir halkız.” diyen Filistinli akademisyen, Ramallah’ın doğusundaki “Doğu Çiftliği” kasabasında yaşıyordu.
Temmuz ayında İsrail tarafından idari tutukluluk kapsamında kendisine herhangi bir suçlama yöneltilmeksizin gözaltına alındığını anlattı.
“DAHA GÜÇLÜ GERİ DÖNECEĞİZ”
Yaklaşık 7 ay aradan sonra serbest kalan Şattara, “Öncelikle Gazze halkının durumu nedeniyle buruk bir sevinç yaşıyoruz. Ama Gazze’nin yeniden ayağa kalkacağına ve öncesinden daha güçlü bir şekilde geri döneceğine inanıyoruz. Gazze yeniden inşa edilecek.” ifadelerini kullandı.
Şattara, İsrail cezavlerindeki durumlara ilişkin şunları söyledi:
“Hapishanelerdeki şartlar çok kötü. Kaldığımız odadaki herşey elimizden alındı. Kıyafetlerimizden başka hiçbir şey kalmadı. Cezaevindeki diğer Filistinli kadınlar da benzer sıkıntıları yaşıyor. Ama bunlar bizim gücümüzü ve direncimizi daha da artırdı.”
Kimsenin kendilerini serbest bırakılmayı talep etmediklerini belirten Şattara, “Biz kendimizi kendimiz hürleştiriyoruz ama tüm dünyadan Filistin davasına adil bir duruş sergilemesini bekliyoruz, fazla bir şey değil.” dedi.
İSRAİL İLE HAMAS ARASINDAKİ ATEŞKES VE ESİR TAKASI ANLAŞMASI
Arabulucu ülkelerden Katar, 15 Ocak’ta İsrail ile Hamas arasında Gazze’de ateşkes ve esir takası konusunda anlaşmaya varıldığını duyurmuştu.
Üç aşamadan oluşan ve dün yerel saatle 11.15’te yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasının ilk 42 gününde İsrailli 33 esir serbest bırakılacak.
Anlaşma, Gazze Şeridi’ne insani yardımların kapsamlı şekilde ulaşmasının yanı sıra yerinden edilen Filistinlilerin bölgelerine geri dönebilmelerini içeriyor.
İkinci ve üçüncü aşamaların detayları ise birinci aşamanın tamamlanmasıyla açıklanacak.
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail ile varılan ateşkes ve esir takası anlaşmasının birinci aşaması kapsamında 3 İsrailli kadın esiri Kızılhaç ekibine teslim etmişti.
İsrail’in ateşkesten önce 471 gün boyunca düzenlediği saldırılarda Gazze’de 46 bin 913 kişi hayatını kaybetmiş, 110 bin 750 kişi yaralanmıştı.